~ Zindan II. ~

Konu: ~ Zindan II. ~ Cuma Mayıs 01, 2009 11:40 am

Bilinmedik karanlıklarda boğulmayı tercih ettiysen yanımızdasındır ...

Lady Mesaj Sayısı : 165 Kayıt tarihi : 01/05/09

Anne gözlerini loş ışıkta açtı. Etraf neredeyse tamamen karanlıktı. Birden içini bir korku kapladı. Nerede olduğunu bile bilmiyordu. Ölesiye korkmuştu. Etrafını incelediğinde zindan yada hücre gibi bir yerde bulunduğunu farketti. Sedir gibi yumuşak bir yüzeyin üzerinde yatıyordu, üzerine sadece incecik müslin bir örtü konmuştu. Anne başını yavaşça kaldırdı, bütün gücüyle bu örtüye sarıldı. Adama kızgınca baktı. Onu kaçırmış ve bu korkunç yere getirmiş olmalıydı.

'' Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Burada ne işimiz var? ''

Sesi neredeyse bağırır gibi çıkmıştı. Bu adamdan hem korkuyordu, hemde hayranlık duyuyordu. Burada ne işleri vardı? Adamın onu oyuncak gibi kullandığını farketti. Onu tek harekette bayıltmış ve bir hizmetçi gibi kaçırmıştı. Boğazına kadar gelen sözcükler düğümlendi.Sakin olmaya çalıştı, ama beceremedi. Fazlasıyla gergindi.

'' Benim kim olduğumu biliyor musunuz siz?! Her şeyden önce, siz kendinizi NE SANIYORSUNUZ? ''

Artık iyice çığrından çıkmıştı. Korku,ümitsizlik ve öfkenin getirdiği hislerle son sözlerini bağırarak söylemişti. Bunu yaptığına inanamıyordu. Hayatı boyunca hiç kimseye bağırmamıştı. Hiç kimse onu kaçırmaya cüret edememişti ama.

Konu: Geri: ~ Zindan II. ~ Cuma Mayıs 01, 2009 2:12 pm

Robert , zindanın diğer tarafında beklerken kızın uyandığını farketmişti. Açık teni hala nemli ve ıslak görünüyordu . Robert'in içini bilinmedik bir his kaplayıverdi o anda , kendisi de bunu anlayamamıştı fakat ; ne olduğunu bildiğini sanıyordu . Dolunay ! Evet bugün dolunay çıkacaktı ve zindanların bulunduğu alan küçük bir pencereyle hava alıyordu . Fakat ; bu pencere ay ışığını tam olarak içeri yansıtıyordu , bunun üzerine içindeki korku daha beter artmıştı , kafasını pencereden tekrar kıza çevirdi ve onu konuşurken , daha doğrusu bağırırken buldu ;

'' Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Burada ne işimiz var? ''

demişti. Robert hafifçe ona doğru yaklaşmaya çalıştı ama ; kadın gerçekten çok hırçındı ve bunu beceremedi . İçindeki dehşet esrarengiz bir biçimde yayılmaya devam ediyordu . Koskoca İngiltere Lord'unu bu halde görecek ilk kişi bu kız olacak gibiydi . Ya da görüp de yaşayan ilk kişi ... Robert , asasını çıkardı ve kıza fırlattı . Tam bu sırada kız asasının verdiği güçle ;

'' Benim kim olduğumu biliyor musunuz siz?! Her şeyden önce, siz kendinizi NE SANIYORSUNUZ? ''

diye haykırdı . Robert iyiden iyiye sinirlenmeye başlamıştı , tam kapıyı kapatıp dışarı çıkacakken , kızın gerçekten kim olduğunu merak etmişti ve ;

' Kimsin bakalım ? '

diye sordu ...

Lady Mesaj Sayısı : 165 Kayıt tarihi : 01/05/09

' Kimsin bakalım? '

Anne kızmamak için kendini zor tuttu. Ona 'sen ' diye hitap etmesinin yanı sıra birde alaycı bakışlarıyla onu baştan aşağı süzüyordu. Gözlerini çevirdi ve zaindanın tavanından içeri giren ay ışığına baktı. Ay ışığı sanki karşısındaki adamı huzursuzlandırmış gibi görünüyordu. Sanki ayışığından kaçması gerekmiş gibiydi. Neden böyle hissettiğini bilemiyordu ama yinede hissetmişti işte. Küçüklüğünden beri altııncı hissi kuvvetliydi, birinin gözlerinin içine baktığında onun tedirgin olup olmadığını anlayabiliyordu. Ve bu adam tedirgindi işte. Küstah ama cazibeli bakışlarını ona çevirdi.

'' Ben kim miyim? Ben kraliçenin en sevdiği nedimesiyim. Ben kralın gözdesiyim. Ben Anne Boleyn'im. ''

Adamın şaşırdığını farketmişti. Bakalım şimdi ne yapacak diye düşündü merakla. Ama bir yandan içi içini kemiriyordu.Kimdi bu adam? Gecenin bu saatinde Thames Nehri'nin kıyısında ne işi vardı? Ve onu neden kaçırmıştı? Ona delici bakışlarını yöneltti. Dudaklarını kıvırdı.

'' Tanrı aşkına sen kimsin? ''

Konu: Geri: ~ Zindan II. ~ Cuma Mayıs 01, 2009 2:46 pm

'' Ben kim miyim? Ben kraliçenin en sevdiği nedimesiyim. Ben kralın gözdesiyim. Ben Anne Boleyn'im. ''

dediğinde Rob bir anda irkildi fakat ; daha sonra içinde garip düşünceler belirmeye başlamıştı . *Sen Anne Boleyn'sen bende Fatih Sultan Mehmethan'ım .. diye geçirmişti içinden , kötü olduğunu kabul ettiği bu espriyi karşısındaki kıza sarfetmemişti. Daha sonra kafasında bir şimşek çakıverdi , evet bu kız gerçekten dediği kişi olabilirdi çünkü ; ona bu kadar şey yaptıktan sonra bir kere bile ağzından kötü bir söz çıkmamıştı . Bunun da tek bir anlamı saray görgüsüyle yetişmiş olmasıyla bağlantılıydı . Robert , hemen kapıyı araladı ve onun geçmesini istercesine bir harekette bulunduktan sonra ;

' Ben Robert Dudley ... '

dedi sadece . Zaten eğer söylediği kişiyse Rob'un kim olduğunu gayet iyi bilirdi . Bu camiada onu tanımayan yoktu neredeyse . Kara Prens lakabını takan Howard'lardan nefret etsede yinede bir yandan da göğsünü germesine sebep olmuştu .

' Ben , ben sadece biraz eğlenmek istemiştim .. Yanlış kişiyi seçmişim ama .. '

diye cevap verdi , saygı göstergesi bir harekette bulunmayı da ihmal etmemişti .

Lady Mesaj Sayısı : 165 Kayıt tarihi : 01/05/09

' Ben Robert Dudley ... '

Anne birden yıldırım çarpmışa döndü. Demek o kadar adını duyduğu ve yüzünü görme fırsatını bulamadığı yakışıklı Robert Dudley bu adamdı! Onu kaçırıp bir zindana getiren adam. Anne bu adamların nasıl bir eğlence anlayışına sahip olduklarını merak etmeden edemedi. Duyduğu şaşkınlık, ona Robert Dudley hakkında duyduklarını hatırlatmıştı. Gittikçe şaşırıyordu. Konuştuğunda ağzından çıkanları geri almayı herşeyden çok isterdi ama konuşmuştu bir kere.

''Aa! Robert Dudley'mi? Siz o ünlü züppesiniz !''

Anne gerçekten de onu tam olarak tanımlayabilmiş olduğunu düşündü. Neredeyse bütün saray halkı bu adamın arkasından konuşuyor, yaptığı çapkınlıklar evsane olmaya başlıyordu. Üstelik evliydi de. Anne bir an için karısını kıskanmadan edemedi. Ama zengin ve saygın olması onun az önce yaptıklarını affettirmemişti.Onun tekrar konuştuğunu duydu. Bu sefer sanki özür diler gibiydi.

' Ben , ben sadece biraz eğlenmek istemiştim .. Yanlış kişiyi seçmişim ama .. '

Başta ona kızmamaya karar vermişti ama dayanamadı. Genç adamın sarfettiği sözler baştan aşağı pişmanlık dolu olsa da onun nası biri olduğunu gözler önüne seriyordu.Buz gibi bir ses tonuyla konuştu. Son sözlerinden sonra onun söylendiği gibi olduğuna dair hiç şüphesi kalmamıştı.

'' Eğer gerçekten Robert Dudley'seniz, ki öyle olduğunuzdan şüphem kalmadı, eğlence anlayışlarımız arasında uçurumlar var demektir. ''

Konu: Geri: ~ Zindan II. ~ Cuma Mayıs 01, 2009 3:15 pm

Anne , Robert'in ismini duyduğunda ilk başta bir hayranlıkla bakmıştı . Daha sonra ise bu hayranlık tiksintiye dönüşmüştü ki Robert bunu çok iyi anlamıştı . Bulunduğu saray kesinlikle RoberT'in arkasından konuşmuş ve Anne'de bu konuşulanlara şahit olmuştu . Robert kafasını iki yana sallarken dişlerini gacırdatmaya başlamıştı , tam bu sırada Anne ;

''Aa! Robert Dudley'mi? Siz o ünlü züppesiniz !''

dediğinde Robert kendini tutamadan kahkaha atmaya başlamıştı. Aslında sinirlenmesi gerekiyordu fakat ; o bunun yerine kahkaha atmayı tercih etmişti . Anne suratına anlamsız ifadelerle bakmayı sürdürürken Robert ;

' Herkes öyle söylüyor .. Fakat ; aslında züppe falan değilim. Gördüğünüz gibi sadece bir şovalyeyim . Yada Lord '

demişti alaycı bir ses tonuyla . Karşısındaki kadının yüz güzelliği şimdi dikkatini çekmeye başlamıştı . Gerçekten deyim yerindeyse bir içim su olarak adlandırılabilecek kişilerdendi . Robert bunları düşünürken Anne ;

'' Eğer gerçekten Robert Dudley'seniz, ki öyle olduğunuzdan şüphem kalmadı, eğlence anlayışlarımız arasında dağlar var demektir. ''

derken , cümlesini daha tamamlamadan Robert , işaret parmağıyla dudaklarını kapatmış ve ;

' Senin gibi bir güzel insanın aklını başından almaya yetiyor ... '

dedi , fısıltı gibi konuşarak . Fakat ; ay ışığı onu terletmeye devam ediyordu . Ne yapacağını bilemese de burdan ayrılmayı şstemiyordu şimdi...

Lady Mesaj Sayısı : 165 Kayıt tarihi : 01/05/09

' Herkes öyle söylüyor .. Fakat ; aslında züppe falan değilim. Gördüğünüz gibi sadece bir şovalyeyim . Yada Lord '

Anne'in kendini toparlaması biraz zaman aldı-ama toparladığında yine kralın gözdesi, ukala Anne Boleyn'di. Dudaklarını kıvırdı ve cazibesini arttırarak fısıldar gibi konuştu. Bir yandan da gözlerini ondan ayırmıyordu.

'' Sevgili Lordum, kelimenin tam anlamıyla sizin yanlızca bir lord olduğunuzdan kuşkuluyum.Sizde bundan fazlası var. ''

O ise Anne'ın bütün şaşkınlığına rağmen elini onun dudaklarına götürmüştü. Son derece şaşırmıştı, ama belli etmedi. Birden uzun zamandır kapılmadığı duygulara kapıldı, içindeki şehvet sürüklemişti onu adeta. Onu istiyordu, onu delicesine istiyordu. Hemen kendini toparladı, kendi düşüncelerinden utanmıştı adeta. Sir Robert'ın ona şunları söylediğini duydu,

' Senin gibi bir güzel insanın aklını başından almaya yetiyor ... '

Anne genç adamın gerçektende aklını başından aldığını düşündü. Gözleri ihtirasla parıldıyordu. Kendisi de farklı durumda değildi ya.

'' Ah lütfen lordum,beni şımartıyorsunuz. Etrafınız güzel kadınlarla dolu. Özellikle biri var ki, güzelliği dillere destanmış. ''

Son sözlerini sarfederken güzel kelimesini özellikle vurgulamıştı. Karısından bahsettiğini kolaylıkla anlayabilirdi. İnsanlar karısının bir köylü olduğunu konuşup dururlardı. Onu tam yerinden vurduğunu da biliyordu işte. Eh, Boleyn hırsı. Bir şeyi istedimi daima sahip olur.

Konu: Geri: ~ Zindan II. ~ Cuma Mayıs 01, 2009 6:32 pm

'' Ah lütfen
lordum,beni şımartıyorsunuz. Etrafınız güzel kadınlarla dolu. Özellikle
biri var ki, güzelliği dillere destanmış. ''

güzel kelimesini adeta iğneleyerek bastırmıştı Anne . Robert ise bunu görmezden gelmeyi tercih etmişti . Kılıcını eliyle tartarcasına okşuyor ve hafif şekilde sallıyordu şimdi . Kafasını dimdik yukarı kaldırdı , simsiyah gözler onu delip geçiyordu adeta . *Ne yapmaya çalışıyorsun ? Niye hala buradasın ? diyip duruyordu içinden . Kara gözler karşısındaki kadını delerken o ağzını mekanik bir biçimde oynatarak konuşmaya başladı ;

' Etrafımdaki kadınlar kaçırılcak kadar güzel değil demekki .. '

dedi ve pis bir sırıtış suratına oturuverdi.

Lady Mesaj Sayısı : 165 Kayıt tarihi : 01/05/09

' Etrafımdaki kadınlar kaçırılcak kadar güzel değil demekki .. '

Anne onun yakışıklılığının büyüsüne kapılmışken birden kendini durduruverdi. Bu adamın densizlikleri yetti artık. Küstah!beni ele geçirebileceğini sanıyor. Anne gerçekten kızmıştı. Adamın niyetini daha önce nasıl anlayamamıştı? Aynen bahsettikleri gibiydi, zevk düşkünü, umursamaz, cüretkar, ama kibar. Ona doğru hışımla döndü. Şimdi kibri gözlerinden okunuyordu.

'' Aslına bakarsanız gecenin bir yarısı Thames Nehri'nin kıyısında yüzen bir kadını eğlence amaçlarınız için kaçırdığınıza göre, şansınıza benim çıkmış olmam sizin şansızlığınız. Yada çapkınlığınız mı demeliydim? ''

Dedi küstah küstah. Delici bakışlarını erkeğin simsiyah gözlerine çevirdi. Bana kolay kolay sahip olabileceğini sanıyorda çok yanılıyor. Ben senin bildiğin kızlara benzemem. Kendi düşüncelerine kendi de şaşırmıştı. Bu çapkın Lord onu epey uğraştırıcak gibi görünüyordu.

Konu: Geri: ~ Zindan II. ~ Cuma Mayıs 01, 2009 6:57 pm

'' Aslına
bakarsanız gecenin bir yarısı Thames Nehri'nin kıyısında yüzen bir
kadını eğlence amaçlarınız için kaçırdığınıza göre, şansınıza benim
çıkmış olmam sizin şansızlığınız. Yada çapkınlığınız mı demeliydim? ''

Rob , kadının gözlerini adeta içinde hissetmişti . Kendisini kaybetmişti fakat ; aklına Amy geldi bir anda ve doğru olarak karşısında duran kadının sevgilisinin olup olmadığı ... Aklına bunların gelmesine sevinmişti ama ; neşesi iyiden iyiye bozulmuştu . Eğer sevgilisi varsa ? Ya da Amy duyarsa ? Bu iki soru adeta zihnini kemiriyordu . Kılıcı tekrar sırtındaki kınına soktu . Asasını çıkarıp , her zaman yaptığı gibi elinde döndürmeye başladı .

' Aslına bakarsan dışarıdan duyduklarına fazla inanmamanı tavsiye ederim . Bazen fazla abartmış olabiliyorlar.. Emin ol ! '

diye tavsiyede bulundu daha sonra ;

' Ve hala niye bu zindanlardayız merak ediyorum ? '

dedi.

Lady Mesaj Sayısı : 165 Kayıt tarihi : 01/05/09

' Aslına bakarsan dışarıdan duyduklarına fazla inanmamanı tavsiye ederim . Bazen fazla abartmış olabiliyorlar.. Emin ol ! '

Anne içinden, evet tabi.Eminim abartmışlardır, hep abartırlar, diye geçirdi.Ona tabiki inanmamıştı. Ama onu hala cazibeli buluyordu. Ve yakışıklı. Çok yakışıklı. Tabi bütün kadınlar onun bu yakışıklılığına kapılmış olmalıydılar. Anne herhangi bir kadın değildi, olamazdı da.

' Ve hala niye bu zindanlardayız merak ediyorum ? '

Anne neredeyse yüksek sesle kahkaha atıcaktı. Yanlızca güldü. Konuşmak istedi, ama onun gözlerine baktığında konuşamayacağını anladı. Bir kaç dakika boyunca öyle bekledi, onu seyrederek. Sonra kendini toparladı. Demek neden hala bu zindanlarda olduğumuzu merak ediyor? Hiç canım eğlencesine burdayız. Unuttun mu? Bana burada saldırıcaktın ! Tanrım keşke erkek olsaydım. Onu bir temiz döverdim. diye geçirdi içinden.

'' Lordum, unuttunuz mu, beni buraya tıktınız! Bana ne yapmayı düşündüğünüzü tanrı bilir! ''

Konu: Geri: ~ Zindan II. ~ Cuma Mayıs 01, 2009 7:51 pm

'' Lordum, unuttunuz mu, beni buraya tıktınız! Bana ne yapmayı düşündüğünüzü tanrı bilir! ''

Robert , bir önceki lafında çok kötü bir pot kırdığının yeni farkına varmıştı . Pis gülümsemesi yerine suratında bir duygusuzluk belirmişti. Siyah gözler tamamiyle karşısındaki güzele odaklanmıştı . *Kimsin sen ? diyordu içindeki bir ses ... Rob , bir şeyler hissediyordu , tanıdık ve güzel şeylerdi bunlar . Fakat ; ne olduğunu , neden olduğunu çözememişti . Kafasını yine dik bir şekilde kaldırdı ve Anne'ye bakmaya başladı . Gözlerine dikkat etti , göz hatları çok tanıdıktı . Rob , bu kızı bir yerlerde gördüğünü düşündü fakat ; içinde bir kurt belirmiş öbek öbek kemiriyordu sanki beynini . Bu yüzden ağzını açtı ve ;

' Biz ... Biz daha önceden tanışıyor muyuz ? '

diyiverdi bir çırpıda .

Lady Mesaj Sayısı : 165 Kayıt tarihi : 01/05/09

' Biz ... Biz daha önceden tanışıyor muyuz ? '

Anne başlarda kimliğini sonuna kadar gizli tutmaya karar vermişti ama Robert'ın bu sözlerinden sonra fazla dayanamayacağını farketti üzüntüyle. Onu tanımaya daha yeni başlamıştı demek. Yüzü hayal kırıklığı ile bölündü. İçinden geçenleri bir çırpıda söyleyiverse ne olurdu acaba? O kadar çok şey vardı ki. Çok fazla neden. Herşey kafasında canlandı. İçinde fırtınalar kopuyordu.
Sen beni bırakıp o aptalla evlendin. Sadece 12 yaşındaydım. 12 yaşında zavallı küçük bir kız. Seni ölesiye seviyordum. Sen ne yaptın? Benden kaçmak için gördüğün ilk kadınla evlendin. Aptal. Şİmdi burdayım, karşındayım işte. 8 yıl önce beni bırakıp gittiğinde böyle değildim değilmi? Masum bir kız çocuğuydum, bak bana neler yaptın! Güzelleştim, büyüdüm ve artık herşeyi anlıyorum. Önceleri hep sorardım kendime, yıllarca kafamı kurcalardı sorular. Hiç anlayamamıştım neden beni bırakıp gittiğine. Ne aptalmışım. Şu hale bak. Şimdi saray eşrafının yarısı dünyanın en güzel kadını olduğumu düşünüyor ama ben hala seni düşünen o küçük kız çocuğuyum. Bu da yetmezmiş gibi sarayda senin köylü karınla uğraşıyorum !

Farketmeden son sözlerini yüksek sesle söylemişti. Ağzından çıkanları geri alabilmeyi çok isterdi ama olan olmuştu. Sessizce bekledi. Neredeyse ağlayacak kadar sinirli ve üzgündü. Ama hiç sesini çıkarmadı. Ne yapalım, o bir Boleyn.

Konu: Geri: ~ Zindan II. ~ C.tesi Mayıs 02, 2009 2:33 pm

Robert , Anne'yi izliyordu sadece . Bir de düşünüyordu ... Acaba kime benzetmişti karşısındaki güzeli ? Ona esrarengiz gelen olaylar vardı fakat ; bunları henüz çözememişti . Anne , sanki kendisiyle bir şeyler konuşuyor gibi kaşlarını anlamlı anlamlı oynatıyordu . Tam bu sırada düşüncelerini ağzından sesli bir şekilde çıkarmıştı ;

' Şimdi saray eşrafının
yarısı dünyanın en güzel kadını olduğumu düşünüyor ama ben hala seni
düşünen o küçük kız çocuğuyum. Bu da yetmezmiş gibi sarayda senin köylü
karınla uğraşıyorum ! '

Robert şaşkın gözlerle Anne'ye bakmaya devam ediyordu , ne demekti bu ? *Küçük kız çocuğu ve beni düşünen? diye sayıklamaya başladı içinden . Karmaşık düşüncelerle cebelleşirken bundan on yıl öncesine gitti kafası , evet en sonunda karşısındaki kızın kim olduğunu hatırlamıştı . Çok şaşkın bir halde ona bakmaya devam ediyordu . Tam elini ona kaldıracakken içeriye bir baykuş girdi . Açık olan pencereden içeri dalmıştı ve Robert'in kafasının üzerinden geçerken bir küçük mektup parşomeni saldı ayaklarından ...

+ Robert Amy
elimde.Hiç düşünme.Onu kaçırdım.Ama zarar vermedim.Senin Anne'yi
kaçırdığını biliyorum.Bu yüzden sana bir teklifim var.Anne'ye karşılık
Amy.Bir değiş tokuş.Ormanda seni bekliyor olacağım ben askersiz
geliyorum.Umarım sende ordunu getirmezsin.Savaş istemiyorum Robert.Biz
eski dostuz.Bunu hatırlatma isteğinde bulunuyorum.

Saygılarımla...
İngiltere Lordu Sir Henry Howard

Robert postaya baktıktan sonra pis sırıtışını tekrar yüzüne yerkeştirdi ve Anne'ye parşomeni fırlatırcasına verdi . On yıl öncesini artık aklından çıkarmak istiyordu .

' Sevgilin seni merak etmiş küçük hanım . Sanırım gitsek iyi olacak ... '

dedi ve kılıcını sırtındamı diye kontrol ettikten sonra onun cevabını beklemeye başladı .

Lady Mesaj Sayısı : 165 Kayıt tarihi : 01/05/09

Anne Henry'nin Robert'e yolladığı mektubu hiç sesini çıkarmadan dinledi. Son sözleri duyduğunda aptal gibi hissetmiş, sersemlemişti. Henry gerçekten bunu yapmış olabilirmiydi? Tam o sırada Robert'ın yeri göğü inleten sesi duyuldu. Gergin görünüyordu, ama buna rağmen çekiciydi.

' Sevgilin seni merak etmiş küçük hanım . Sanırım gitsek iyi olacak ... '

Anne gitmeleri gerektiğini biliyordu. İçindeki düşünceler yine kafasını kurcalamaya başlamıştı. Tanrı biliyor ya, gitmeyi hiç istemiyorum! O lanet olası Amy her seferinde aramıza girmek zorunda mı? Nasıl beceriyor bu zamanlama işini? Anne öfkeli öfkeli mırıldandı.

'' Gideriz, eğer istiyorsan. Gerçekten de biricik karını yanlız bırakmamalısın. El üstünde tutuyorsun ya onu. Küçücük zavallı bir kız çocuğunu elinde nişan yüzüğüyle öylece bırakıp gidebildiğine göre gerçekten değerli olmalı. ''

Birden kendi söylediklerine hayret etti. Bunların hiçbirini söylemeyi planlamamıştı. O günü en küçük detayına kadar hatırlıyordu. Şimdi yıllardır içinde sakladığı herşey açığa çıkmak üzereyken bay Robert yine karısını mı düşünüyordu? Anne gözlerine dolan öfke dolu yaşları görmemesi için Robert'a arkasını döndü. Onu öyle görmesine katlanamayacağını biliyordu.

Konu: Geri: ~ Zindan II. ~ C.tesi Mayıs 02, 2009 2:58 pm

Robert gerginliğini üzerinden atmak adına pencerenin önünde durup dışarıyı seyretmeye başlamıştı . Artık gökyüzünde bulutlardan gözükmeyen ay onu rahatsız etmiyordu . Başarabilmiş ve dönüşümünü engellemişti . Gerçekten zor olsa da bunu başarmış olmanın sevincindeydi . Bunları düşünürken Anne'nin son sözleri kulağına takıldı ;

' ... zavallı bir kız çocuğunu elinde nişan yüzüğüyle öylece bırakıp gidebildiğine göre gerçekten değerli olmalı. '

Robert hiddetle arkasını dönmüştü elindeki asasını ona doğrultmayı istedi içindeki saklanmış olan kurt . Ama ; yapamadı , gözlerine baktığı anda öfkesinin geçtiğini hissetti ve tekrar asasını elinde serbest bıraktı . Sözleri ilk başta duymamazlıktan gelmek için tekrar pencerenin oraya gitti ve düşünmeye başladı . Fakat ; arkasında ona bakan bir çift göze karşılık suskunluğunu korumak çok zordu ve başaramadı ;

' Hatalar yapılır . İnsanoğlu hatasız dünyaya gelmez ! Ama ; şunu bilki ben de o küçük ve masum kız çocuğunu sevmiştim ... Her şeyi hatırladığına göre o zamanlardaki halimle şuanki halimin arasındaki uçurum derecesindeki farkı da anlayabiliyorsundur değil mi ? O zaman herkes arkamdan ; ülkesine bağlı ve dürüst olarak bahsederken şimd, zengin , çapkın bir züppe gibi görüyorlar ... '

dedi ve anlatmak istediklerini anlamasını diledi . Bazı hataların bazen geri dönüşü olmuyordu . Robert kendini bu hata ile yaşamaya alıştırmışken karşısına Anne çıkmıştı . Ne yapacağını hiç bilmiyordu...

Lady Mesaj Sayısı : 165 Kayıt tarihi : 01/05/09

' Hatalar yapılır . İnsanoğlu hatasız dünyaya gelmez ! Ama ; şunu bilki ben de o küçük ve masum kız çocuğunu sevmiştim ... Her şeyi hatırladığına göre o zamanlardaki halimle şuanki halimin arasındaki uçurum derecesindeki farkı da anlayabiliyorsundur değil mi ? O zaman herkes arkamdan ; ülkesine bağlı ve dürüst olarak bahsederken şimdi, zengin , çapkın bir züppe gibi görüyorlar ... '

Anne ona döndü ve dudaklarının arasından bir kahkaha koyuverdi. Ona döndü, gözünde yaştan eser kalmamıştı artık. Bütün ihtirasıyla cevap verdi.

'' Evet Robert, ilk aşkımdın. '' -tek aşkımdın.- diye geçirdi içinden. '' Hatalar yapılır, ve insanlar bir çok kez bunu affeder de. O zamanlar beni seviyordun öylemi? Tanrı aşkına neden gittin o zaman? Aah boşver. ''

Onunla ilk tanıştıkları zamanları hatırladı. Herkes Robert'ı seviyor, ve saygı duyuyordu. Bu günkü çapkınlıklarından eser yoktu. Anne bir an onun gözlerinin içine baktı. Onun Robert'ının hala içeride bir yerde olduğundan emin gibiydi.

'' Biliyormusun, esas acı olan ne? '' Gözlerini devirdi. '' Sarayda herkes arkandan konuşuyor, asla tahmin edemeyeceğin dostların dahil. Ama en büyük kötülüğü bana yapmış olmana rağmen, yıllarca aleyhinde tek bir söz etmedim. Gücüm yettiğince seni korudum da. Neden? Bunu bende kendime soruyorum bazen. Ama hiç bulamadım. ''

Ani bir kararla başını yukarı kaldırdı, yıllardır bakmanın özlemini çektiği şeye, gözlerinin içine baktı. Taş kesilmiş gibi hissediyordu.

Konu: Geri: ~ Zindan II. ~ C.tesi Mayıs 02, 2009 6:07 pm

Suskunluk ... Şu anda Robert'in etrafını sarmış olan duygu . Ne diyeceğini bilememezlik etrafında pır dönerken o sessizce neredeyse doğacak olan güne , küçük bir pencereden bakmaya çalışıyordu . Artık sözcüklerin bazılarını duymuyordu , belkide duymaktan korkuyordu . Fakat ; acı dolu bu sözleri duymaktan kaçınamadı ;
''
Sarayda herkes arkandan konuşuyor, asla tahmin edemeyeceğin dostların
dahil. Ama en büyük kötülüğü bana yapmış olmana rağmen, yıllarca
aleyhinde tek bir söz etmedim. Gücüm yettiğince seni korudum da. Neden?
Bunu bende kendime soruyorum bazen. Ama hiç bulamadım. ''

Robert , gerçekten ağlamaklı bir şekilde kendini tutuyordu . Karşısındaki artık küçük sevgilisi değildi , koskoca bir genç kız olmuştu . Robert , elinde asasını döndürmeye devam ederken onun gözlerinin içine bakıp ;

' Anne ... '

diyebildi . Sonuna kadar haklıydı , Anne o zamanlar küçük bir kız çocuğuyken Robert gönlünü Amy'ye kaptırmıştı . Amy çok güzel ve çekici genç bir kızdı o zamanlar ve Robert'i cezbetmeye yetmişti varlığı . Robert diyecek bir şey bulamayınca arkasını döndü ve ;

' Bilmiyorum ... İnan bende hiç bir şey bilmiyorum Anne .. '

dedi ...

Lady Mesaj Sayısı : 165 Kayıt tarihi : 01/05/09

' Anne ... '

Anne dayanamayacağını hissetti. Onun dudaklarından kendi adını duymak için öyle uzun zaman bekledim ki.. Ne kadar yakışıklı. Ve zalim. Zalim olduğunu düşündüğü anda tekrar eski hatıralara daldı gitti. Nedense bu çok sık olmaya başlamıştı. Aslında Anne'İn ihtiras dolu sıcacık kalbini o taşlaştırmıştı. Bedeni bir heykelinki gibiydi, öylece kaskatı durmuş, sadece onun söyleyeceklerine odaklanmış gibi.

' Bilmiyorum ... İnan bende hiç bir şey bilmiyorum Anne .. '

Bilmiyorum mu? Tek söyleyebileceğin bu mu? Herkes beni üzerek öldürmeye mi çalışıyor? Dudaklarını kıvırdı. O ünlü lord Robert Dudley'di. Belkide dün akşam karısı ona Anne'i öldürmesini söylemişti. Belli mi olur?

'' Sen gittikten sonra herşey değişti biliyor musun Robert? Bir kaç sene bekleseydin herşey farklı olabilirdi. Hemde herşey. Ne kadar ağladığımı biliyor musun? Artık kibarlığı bir yana bırakmıştı. Az kalsın ölüyordum biliyor musun? Haberin varmı? Yok tabii. Neden olsun ki. ''

Konu: Geri: ~ Zindan II. ~ C.tesi Mayıs 02, 2009 6:54 pm

'' Sen
gittikten sonra herşey değişti biliyor musun Robert? Bir kaç sene
bekleseydin herşey farklı olabilirdi. Hemde herşey. Ne kadar ağladığımı
biliyor musun? Artık kibarlığı bir yana bırakmıştı. Az kalsın ölüyordum
biliyor musun? Haberin varmı? Yok tabii. Neden olsun ki. ''

Robert bu sözleri duyduğunda artık buradan gitmek istediğini farketmişti. Daha fazla kalırsa Anne'nin sözlerine dayanamayacaktı çünkü . Rob kafasını kaldırdı ve gözlerinin içine keskin bakışlar fırlatmaya başladı , artık sert bir üslûp takınmıştı . Anne onu masum fakat ; etkili gözlerle seyrederken konuşmaya başladı ;

' Gitmek zorundayım Anne . Daha fazla kalmayacağım ... '

dedi .. Son kez onun gözlerine bakarak hafif bir tebessümle ;

' Özür dilerim . Her şey için ! '

dedikten sonra 'Şak' sesiyle birlikte gelen sıkışmışlık onu başka diyarlara hapsetmişti.

» ~ Kör Zindan ~
» Büyük Zindan